Sunday, June 19, 2005


AZERBAYCAN'I KÜRTLEŞTİRME VE KÜRT SİYASETİ


Müge ÇetinkayaTürk Ulusu mâziden bugüne ihanetlerle , düşmanlıklarla , namertliklerle boğuşmuştur. Ne zaman içine kendisinden olmayan unsurları almış , o zaman tükenmeye , kahrolmaya başlamıştır. Soy itibariyle belirli bir saflığı bulmanın kesinlikle mümkün olmadığı etnik çorba Avrupa ülkelerinde dâhi katıksız bir Ulusçuluğun hâkim olmasına rağmen , 'Hun olmak İnsan olmaktır' diye kâti mirası olan Atalarımızın bu zamandaki temsilcisi olan bizlerin içinde bizden olmayanların barınması , onlara Türk'ten başka hiç kimsenin hakkı olmayan ay yıldızlı Türk kimliğinin verilmesi Türk milletinin intihar etmesi anlamına gelmektedir.

Türkiye ; Türk kanıyla beslenmiş , şereflenmiş toprakların üzerine kurulmuş , yine sadece Türklere ait olan göğünde , ay yıldızlı , Türk kanıyla kızıllaşmış bayrağının dalgalandığı Türk yurdunun adıdır. Türk toprakları üzerinde Türklerden başka hiçbir milletin hakkı yoktur. Bu topraklar üzerinde hak iddia edenler , parça koparacaklarını sananlar sadece aldanmakta ve hayal kurmaktadırlar. Türkiye Türklerindir ve sonsuza kadar bizim olarak kalacaktır. Tek bir kum tanesini , tek bir taşını , toprağını bizden alabilecek kitle yoktur. Atalarımızın kanıyla bize vatan olmuş bu toprakları ancak bir şekilde bizden alabilirler : Hepimizi öldürerek .. Bu millî tepkiyi , aynı tecavüzle yüz yüze kalan bütün Türk devletleri hiç tereddütsüz verecektir.

Topraklarımızda gözü olan ve var olduklarından beri Türk Ulusuna karşı sadece düşmanlık , kin besleyen Batı'nın elinde kullandığı bir takım maşalar vardır. Bunlar bazan Ermeniler sözde soykırım yalanları olur , bazen islâmiyetin ardına sığınan Türklük düşmanı mollaların ekranlarda fütursuzca bögürmeleri olur..

Son zamanlarda iyice azan , Türkiye ve 'Bir millet , iki devlet' olarak tanımlanan Azerbaycan devleti içinde yaratılan aleni bir tehlike vardır. Bu tehlikenin adı siyasal alanda ayrılıkcı Kürtlerin başını çektiği 'Kürtleşme ve Kürt yayılmacılığıdır.' Türkiye devletini adeta istila eden ayrılıkçı etnik zümreler, Azerbaycan'ı da istila etmektedir.

Türkiye ile Azerbaycan arasındaki sınır yerleşim yeri olan Nahçıvan'da yaşayan Azerbaycan Türkleri şu günlerde bölgeye hızla yerleştirilen Ayrılıkçı Siyasal Kürt çüler nedeniyle evlerini , barklarını terk etmekteler. Nahçıvan'a yerleşen pkk sempatizanı Kürtler yüzünden bölgede kalmayan huzur , Kürtler tarafından yapılan uyuşturucu kaçakçılığından hırsızlığa , arsızlıktan pekaka denen Kürt örgütü için yapılan siyasi çalışmalara kadar çok yönlü Kürt faaliyetleri ile Azerbaycan Türklerini canından bezdirmiş durumda. Özellikle Babek ve Serur adlı yerleşim yerlerine yerleştirilen Kürtler , Türkiye topraklarına sürekli uyuşturucu sevkiyatı yapmakta. İran ve Türkiye'den Nahçıvan'a göç eden Kürtler sadece uyuşturucu sokmakla değil kaçak soktukları mazotları da İran'dan Nahçıvan'a , oradan da Türkiye'ye sokup satmaktalar. Bu pis ve yasal olmayan işlerden kazanılan haram paralar ,pekaka adlı Kürt terör örgütüne Türkleri öldürmesi için silâh olarak , cephane olarak geri dönmektedir..

Dünyanın değişik ülkelerine dağılmış Kürtlerin arasında kurulan ticari birlikte önemle üzerinde durulması gereken bir mevzudur. Azerbaycan ve Türkiye'de yaşayan Kürtler , bölgenin yakınlığı sebebiyle rahat hareket etmekte ve ticari ihaleleri birbirlerinin lehine sonuçlandırmaktalar. Silâh zoruyla ve tehditle kazandıkları ihalelerde çalıştırılmak üzere Türkiye'de yaşayan Kürtleri Azerbaycan'a getirip yerleştirmekteler.

Azerbaycan devleti vatandaşı olan Kürtler , 6 Kasım 2005 tarihinde yapılacak olan Azerbaycan seçimlerine sıkı bir şekilde hazırlanıyorlar ve her yerden destek arıyorlar. Azerbaycan'ın en hayati merkezlerinde açılmış olan sözde Kürt enstitüleri ve çeşitli Kürt kuruluşları bulunmakta. Bunlardan en önemlileri Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de bulunan Ronahi Kürt Kültür Merkezi. Bundan başka Nahçıvan topraklarında hak iddia etmek adına kurulmuş olan Nahçıvan Kürt Diaspora Başkanlığı'da 6 Kasım'daki seçimlere hazırlanmakta. Kürtlerin en büyük amaçları Azerbaycan meclisinde en çok sandalyeye yerleşmek ve ülke yönetiminde hassas görevlere gelmek..

Azerbaycan'ın bütün şehirleri hızla Kürtleşirken ,İlham Aliyev'in bu duruma sessiz kalması yakın gelecekte Azerbaycan Türklerini kendi topraklarında azınlık durumuna düşürecektir. Çünkü pkk'lı Kürtlerin ahlaksızlıklarından ve Kürtçülüklerinden bunalan Türkler evlerini satarak başka yerlere göç etmekteler.

Türkiye ve İran'daki Kürtlerde büyük kitleler halinde Azerbaycan'a göçmeye başladılar.

Azerbaycan'a öğrenim görmek amacıyla gelen Kürt öğrencilere , Kürt asıllı öğretim görevlileri tarafından sözde Kürt Tarihi dersleri verilmekte , pekaka'ya militan kadrolar yetiştirilmekte. Diğer ülkelerde yaşayan Kürtlerden toplanan paralarla burada yetiştirilen Kürt öğrenciler azılı militan olarak Türkiye'ye gönderilmekte.

Kuzey Irak , Türkiye , Azerbaycan ve İran arasında kurulan sözde Kürt birliği , sürekli ve yakın aralıklarla düzenlenen şölenlerle , toplantılarla pekiştirilmekte.

Türklüğün beşiği olan Azerbaycan topraklarında hak iddia eden Kürtler tarafından yapılan şu propaganda söylemine dikkat çekiyoruz :' .... Azerbaycan ve Nahçıvan tarih boyunca Kürtlerin egemenliği altında olmuştur. (!) Kahraman Ermeni ordusu (!) Yukarı Karabağ'daki Kürtlerin topraklarını Azerilerin elinden almıştır ve artık Kürtler kendi topraklarına dönmelidir . (!) ...'. (Diplomatik gözlem sitesi'nden alınmış bilgidir) Bu içerikteki söylemlerini yazılı ve sözlü olarak her yere sunan ve Uluslar arası kuruluşları yanlarına çekmeye çalışan Kürtler en az Ermeniler kadar tehlikelidir ve yakın gelecekte çok çeşitli iftiralara , soykırım yalanlarına maruz kalabileceğimizin habercisidir.

Bütün bunlarla yetinmeyen ayrılıkçı Kürtler , 8 milyonluk Azerbaycan Türk devleti içinde yarım milyon Kürdün yaşadığını savunmaktalar !. Halbuki Azerbaycan topraklarında yaşayan Kürtlerin nüfusu en fazla 10.000 olarak ifade edilmektedir.

Her halükarda gerek Türkiye'de olsun , gerek Azerbaycan'da olsun Kürtlerin istilacılığı ve Türk toprakları üzerinde hak iddia etmeleri bütün Türk dünyasını tehdit eden büyük bir meseledir. Kazakistan'a kadar gidip yerleşen Kürtlerin buradan yaptıkları uyuşturucu ve silâh kaçakçılıkları sadece Türk dünyasını değil bütün dünyayı tehdit eden bir sorun haline gelmiştir. Güney Azerbaycan Türk topraklarına yerleştirilen Kürtlerin Fars hâkimiyetinden aldıkları maddi destekleri pekaka'ya yönlendirdikleri ve Türkleri topraklarından çıkardıkları elimize ulaşan en son bilgilerdir. Bkz. http://muge_cetinkaya.sitemynet.com/Yazilar-A45.htm

Dünyaya Türkiye üzerinden pazarladıkları uyuşturucu ile tüm insanlığı zehirleyen, yarattıkları terör ile sivil , asker masum insanların canına kast eden pkk yanlısı ve her türlü ayrılıkcılığı destekleyen Kürtlerin önünü kesecek istikrarlı siyasi politikalara ve millî benlik sahibi yöneticilere Türkiye ve Azerbaycan'ın ihtiyacı bulunmaktadır. Türk yurtları hızla Kürtleştirilirken Türk milleti de haklı tepkisini ortaya koymak zorundadır.

Müge Çetinkaya

20.08.2005

0 Comments:

Post a Comment

<< Home